AKUPUNKTUR TEDAVİSİ

AKUPUNKTUR TEDAVİSİ

İnsan da doğa gibi bu enerjinin bir parcası olarak içinde bulunduğumuz soğuk, sıcak, nemli veya kuru vb. iklimsel veya başka türlü enerjilerden doğrudan etkilenmektedir. Bu dıştan maruz kalınan enerjilerle, kendisi de enerjiler bütünü olan bedenimiz bu etkileşim süreciyle bir uyum yakalar. Her bireyin, farklı enerjisel ortamlara maruz kalması yüzünden, yakaladığı uyumlar da farklılık gösterecektir. Doğu bilimleri, enerjileri yin ve yang ilkeleriyle olduğu kadar Beş Element (simgesel adları: ateş, toprak, metal, su ve odun) kuramıyla da daha ayrıntılı inceler. Akupunkturda da yin ve yang ilkeleri, 5 Element kuramınin yanı sıra, enerji boylamları; dolu ve boş organlar kuramları tedavi için kullanılmaktadır.

Doğu bilimlerinin parça ve bütünün birbirinden bağımsız açıklanamayacağı yaklaşımı doğrultusunda doğu tıbbı, psikolojiyi ve bedeni ayrı ayrı incelemez. Herhangi bir organsal rahatsızlık, belirli bir psikolojik rahatsızlığı tetikleyeceği gibi; herhangi bir psikolojik rahatsızlık ta organsal bir rahatsızlığın göstergesi olur. Rahatsızlık ise organsal iç enerjiyle (Çi), dış enerjilerin uyumunun bozulması durumudur. Bu durum, enerji boylamlarında akan Çi’nin direnç noktalarında tıkanmasına yol açar. Noktalardaki tıkanıklıklar yine doğuya özgü İğneli uyarı gibi yöntemler kullanılarak açılır ve rahatsızlık giderilir.

Vücuttaki enerji akışının bozulması aklımıza gelebilecek birçok akut ya da kronik hastalığa yol açmaktadır ve bu enerji tıkanıklığının çeşitli uyarılar ile düzeltilmesi de dengeyi sağlayacağı için birçok hastalığın tedavisini sağlayacaktır.

3000 yıl öncesine kadar uzanan akupunktur tedavisinin merkezinin Çin olduğu söylenmektedir

Bu kadar uzun geçmişi olan bir tedavi yöntemi olarak Akupunkturla ilgili pekçok bilimsel çalışma yapılmıştır. Son yıllarda yapılan araştırmalar, Akupunktur tedavisinin bilimsel temelleri olduğunu ve hormon hastalıklarından, immün sistem hastalıklarına kadar hemen her hastalığın tedavisinde başarılı olduğunu göstermiştir.

 

Etkileri

Akupunkturun 43 değişik hastalık tedavisinde kullanıldığı Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından açıklanmıştır.

·   Analjezik Etki: Akupunktur’un en çok bilinen ve kullanılan etkilerinin başında baş, bel ve romatizma ağrıları gibi ağrılardaki ağrı kesici etkisidir.

·   Sedasyon Etkisi: Akupunktur tedavisi sırasında alınan EEG’lerde hastaların beyin dalgalarında değişimler tespit edilmiştir. Uykusuzluk, epilepsi, gibi problemlerin tedavisinde akupunkturun bu etkisinden yararlanılmaktadır.

·   Homeostazis Etki: Vücudun sempatik, parasempatik ve endokrin sistemlerinde denge kurulmasına yardımcı olur.

·   Bağışıklık Sistemini Yükseltme: Akupunktur vücudun direncini arttıran antikor, gamaglobulinleri yükselterek bağışıklık sistemini güçlendirmektedir.

·   Psikolojik Etki: Beyindeki dopamin ve seratonin seviyesi akupunktur ile artmaktadır.

·   Motor Tamir Etkisi: Oluşan paralizilerde motor iyileşme akupunktur ile hızlanmaktadır.

·   Rejenerasyon Etkisi: Bölgesel kan akımını arttırarak hücre yenilenmesini sağlar.

Kliniğimizde Akupunktur tedavisi hem vücut hem de kulak Akupunktur yöntemi beraber olarak uygulanmaktadır.

Vücut Akupunkturu kişinin genel durumu, hastalıkları, şikayetlerine göre uygun noktalara ve genel vücut dengelemesi şeklinde uygulanır. Bu uygulama ile kişi, sadece şikayetlerine yönelik değil, bir çok yönden fayda görür.

Kulak Akupunktur uygulaması önce  bir cihaz aracılığı ile kulaktaki noktaların enerjisel tespitine göre, uygun noktalara yapılır. Nogier kulak akupunktur yöntemi ile uygulanır. 

Tedavi sıklığı kişinin duruma göre planlanır.

Kronik hastalığı olmayan kişilerde haftada 1 kez tedavi yetebilirken,

Kronik hastalıklar

Stress, depresyon

Uyku sorunları

İnsülin direnci, tiroid sorunları

Migren vb ağrılı durumlarda daha sık tedavi planlanır.

10 seans 1 kürdür. Kronik hastalıklarda haftada 1 den daha sık olmak üzere, en az 1 kürlük tedaviler uygulama önerilir.